Translate

ortakşiir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ortakşiir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Nisan 2023 Cumartesi

ZEHİRLİ AYNA

( Bu şiir Art Cafede 3 farklı arkadaşın birbirlerinin ne yazdığına bakmadan aynı kağıda cümleler karalamasıyla oluşmuştur.)

Dalgakıran ruhumun zamansız alevi

Tuhaftım ve kararsız…

Yetim tablolar ordusu

Seni denizler kadar seviyor ama yüzme bilmiyorum.

Göbek bağımdı beni hayata birleştiren

Kayıp duyguların zalim tanrısı.

Kendime bir suikast düzenliyor ve devriliyorum

Damarlarımdaki kanımdır özgüvenim

Ana sütümün zehirli özü.

Epeycedir keskinleşti yalnızlığım.

Sensizdir dünyam, gel!

Ben, ben aslında sadece bir rüyayım.

Evimde bir cenaze arıyorum, onu aynada buluyorum.

Söyle bana Diego

Kefaretin koynundaki işveli kadın.

Gidilecek bir yer kalmadı küllerimden

Elitizmdi bizi mahveden belki de

Telsiz gitarın ritimsiz tınısı gibi

Senin kalbin çorak topraklarındır, buralarda yetişmez.

Ben; başı açık, bedeni kapalı olan ben.

Kutsal Meryem’in kayıp tanrısı

Kurtuluş inkarda yahut intiharda.

Keskin hatlarımın bana verdiği umursamazlık

Vahşiliğimin masum kurbanı, Lilith!

Senin madenin ağırdır, altında kalınır.

Mumsuz bir şamdanın yalnızlığıydı hepsi.

YAZANLAR:

EMİNE TEZCAN

RAMAZAN UMAK

VE BEN.

   

12 Aralık 2022 Pazartesi

HÜZNÜ ÇALAN PERİLER

  ( Dört farklı kişi, dört farklı ruh tarafından yazılmış bir ortak şiirdir.)


                                                                                                              (4.11.2022)

 Kıpırdatmıyor bu dert beni yerimden.

Yeşillendi gönlümün kır bahçeleri sonra soldu tek tek

Gerçeklik istiyorum dokunma solsa da çiçeklerime, bırak acımı bile!

Her yaktığım sigara hala ciğerimi solduruyor

Hayatın verdiği rolleri reddediyorum!

Ormandaki küçük yeşil perilerin şarkılarını duyuyorum mağaramdan

Duygularımın şarkısını dinliyorum, Sanırım yıkılışımın türküsü.

Çiziyorum pamuktan bulutların yanına sönmüş yıldızlarımı.

Sen kâinatın en güzel çıkmazısın.

Yapraklarımı döktüm senin topraklarına

Senin yüzünden kendimi aksatmışım, her şeyim olmuşsun ne yazık.

Yokluğunda yediğim içtiğimden de tat alamıyorum. Kimsin? Nasıl buna sebep olabiliyorsun?

Cüretkâr bir yalnızlığın içine doğuyorsun.

“Öldüğümüzde küllerimiz bir olsun, belki hayta bir torun döker külümüzü bahçeye senle ben çiçek oluruz, bir oluruz.”

Anma beni, anamazsın zaten ben kendimi hatırlatırsam varım senin için…

Uzanmak istiyorum derin bir sessizliğin içine

Eski bir intiharın hikayesi okunur dudaklardan,

“Seninle içtiğim şarap haram değildir bana.”

Her şey öyle değil midir? Olması gerektiğinde kaybolur, gider.

Dallarımda asılı kozasından çıkacak renkli kelebekler

Vazgeçtiğim her kuşun kanadından öpüyorum.

Gelincikler kızartmış etrafı, beklerler küçük çocukların soymasını

Deniz istiyorum, soğuk suyla savaşmak, soğuk insanlardan sonra

İlaç gibi gelen deniz ve tatlı meltem.

Hatırlar mısın bilmem eski sevgi dolu günleri, söylesene çok mu zor geriye dönmek?

Geçmişin ağlarına takılıp kalan, maziden bir şarkıdır sesin.

Tekrar tekrar kafamda çalıyorum seni

Bırak notaları da çık kafamdan, çalma senin olmayan her şeyi.



Yazarlar: Havva nur kara

Neslihan karabaş

Ruveyda karabaş ve ben.


Adı:Kadın Öykü Seçkisi

  "Adı: Kadın Öykü Seçkisi"  Bu öykü seçkisine katılırken kazanabileceğime dair bir ümidim yoktu. Şansımı denemek istedim. İy...