Translate

çağdaşşiir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
çağdaşşiir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Kasım 2023 Cuma

ORTADOĞUDA KLAVİKULA



Bir katlin seri olup olmadığıyla ilgiliydin çoğu zaman

Bense kötü sesimle şiirler okurdum sana

Ciddiyeti bir kürdanla fırlatıp attık.

Biraz lahmacun, biraz ezogelin tarlası, biraz incir çorbası

Zühre’yle her konuda zıttık.

Neyse ki sen adını her şeye yakıştırırsın

Kısa eteğinin tokadını

Burnundan akan kanınla yazmıştın.

Güçlüyüz elbet,

Puduhepa’nın ilhamıyla, kurbağanın kokusuyla,

Ancak öldüğümüzde anlaşılacaklarımızla

Sen yine de devam et

Hep inandıklarına tutunmaya.

Ama bu apaçık farkına varışla ne yapacağız?

Tüm bu zıtlığımızla,

Nereye gitsek peşimizde benliğimizle,

Ah Zühre!

Sıkışıp kaldık dişiliğimize.

Hangi düğüme elimizi atsak

Kayıtsız, körleşiverecek bize.

Sen Ortadoğu’da Zühre’sin.

Tüm tokatların ortasında apaçık yanağınla

Hazırsın herkese karşı savaşmaya

Gömüleceğimiz yer elbet bellidir: klavikula



12 Nisan 2023 Çarşamba

Şiir Bize Ne Yapıyor?

  Şiir TDK'ye göre "Düş gücüne, hayale ,imgeye ,gönle seslenen, an, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey." anlamına gelir. Herkese göre tanımı değişmekle beraber şiir onu yazana değil, ona ihtiyacı olana aittir." Şiir okuyana aittir. Şiir bazen bizim konfor alanımız bazen de hapishanemizdir.

  Aynı şiiri içimizden ve dışımızdan ayrı ayrı okuduğumuzda, ilk bakışta fark etmediğimiz yeni anlamları görürürüz. Bu yönüyle şiir oldukça tesirlidir. Bazen kafiyelerle ölçülerle bezenmiş bazen de serbest ve kural tanımazdır. Şairin içinden binbir güçlükle döktüğü, bizim ise bir çırpıda okuyuverdiğimizdir. 


 Bazı şiirler adeta sindirim sorunlarıyla eşdeğerdir. Tükettiğiniz anda insanı kıvrandırır sözcükler. Hazmetmek ve anlamını kavrayabilmek için uzun zaman gerekir. Bu zaman boyu tükettiğiniz veya işittiğiniz şeyin ağırlığıyla kıvranır durursunuz. Şule Gürbüz'ün de dediği gibi " Çok şaşarım şiir sevenlere, okuyup geçenlere, kitabı kapatıp yemek yiyenlere, o bakışla yaşayıp da ölmeyenlere. Şiir sevilmez ki, öyle duyulur, öyle bakılır, hastalanılır, zehirlenilir ,ölünür. Şiir sonunda öldürür. "İşte şiir bize tam da bunları yapıyor. Okunduğu andan itibaren büyük bir coşku çoğu zaman da ağrı kazandırıyor. Eliniz kolunuz bağlı ve bir köşede kıvranırken şiirden çıkardığınız anlam, okurken ki ruh durumunuz sizi hakikatli bir ölüme hazırlıyor. Bunun dışında şairlere çok da bir anlam yüklememek lazım. Neticede onlar da kendi içlerinde pek çok ideolojinin ve sınırlandırılmanın savaşını veriyorlar. Dolayısıyla "Orhan Veli de Cemal Süreya da Necip Fazıl da Nazım Hikmet de İsmet Özel de bizim." Çünkü duygu bizim, kavram bizim, şiir bizim. 

 Şiir okuyanındır diye boşuna dememişler. Okuyan biziz, etkilenen biziz. Dolayısıyla şiir hangi ideolojiyi barındırırsa barındırsın eğer içinizde bir yere dokunabiliyorsa, orada olduğundan haberinizin bile olmadığı bir duyguyu uyandırabiliyorsa size ait oluyor. Hayata dair yeni bir bakış kazandırarak şiir size pek çok şey yapıyor. Son olarak Süleyman Çobanoğlu'nun İtibar dergisinin 37. sayısında yazdığı bir şiirden alıntı yaparak bitirmek istiyorum.

   "Sen şiir sanıyorsun, kan geliyor ağzından..."

          Şiirle kalın...

Adı:Kadın Öykü Seçkisi

  "Adı: Kadın Öykü Seçkisi"  Bu öykü seçkisine katılırken kazanabileceğime dair bir ümidim yoktu. Şansımı denemek istedim. İy...