Translate

tecavüz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
tecavüz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Mart 2022 Pazartesi

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

  Günün anlam ve önemine binaen bir kere daha kadınlardan bahsedeceğim. Turgut Uyar'ın çok sevdiğim “Kaçak yaşama yergisi” şiirinde “Akşamları eve hep arka sokaklardan dönüyorum.” Diye bir mısra var. Bu şiiri pek çok kez okumama rağmen ilk kez farklı bir bakışla okuduğumu itiraf etmeliyim. Akşamları eve arka sokaklardan dönemeyen 21.yüzyıl kadınlarının bakışıyla, otobüste tek kalmamak için iki veya üç durak önce inip tedirginlikle evlerine yürüyen kadınların bakışıyla ve evde tek kaldıklarını belli etmemek için kapısına erkek ayakkabısı bırakan kadınların bakışıyla, yani 21.yy’da bir şekilde hayatta kalmaya çalışan kadınların bakışlarıyla okudum. Bu bakış açısı tokadını öyle bir savurdu ki yüzüme aslında güçlü görünmeye çalışan, kendi ayaklarının üzerinde durabilmek için mücadele veren benim gibi pek çok kadın arkadaşımın, toplumsal olarak nasıl psikolojik bir baskıya maruz kaldığını bir kez daha görmüş oldum. Halihazırda yapılan cinsiyet ayrımcılıkları, dış görünüş üzerinden oluşturulan güzellik algıları ve bunun gibi pek çok şeye-maalesef- sadece kadın olduğu için maruz kalan çok insan var. Günlük hayatlarında verdikleri çabalar yetmiyormuş gibi bir de böylesine gereksiz tabuları yıkmak için kendilerini hırpalıyorlar.


  Biz de geceleri yürüyüş yapabilelim veya bir yerden dönerken tedirgin olmayalım. İstediğimizi yapabilelim, kimsenin saçma güzellik standartlarına takılmayalım. Tacize ya da tecavüze uğrama ihtimalinin gölgesinde kendimizden ödün vererek yaşamak zorunda kalmayalım. Hiçbir kadın şiddete uğramasına rağmen çocukları için susmak zorunda kalmasın. Elinin hamuruyla, bileğinin ve yüreğinin gücüyle pek çok kadın gönlünce yaşamaya devam edebilsin. Bir kadın kendi hemcinsine aşağılayıcı ithamlarda bulunmasın.’ Kadın kadının yurdu’ olsun. Kız çocukları zorla evlendirilmesin. Namus kavramı sadece kadın üzerinden konuşulmasın. Mutsuzluk ve güvensizlik üzerine kurulu evliliklerinde kadınlarımız aile evine dönmeye utanmasın. Hiçbir kadın nişanlısı, eşi, sevgilisi, iş arkadaşı, babası, abisi veya hiç tanımadığı biri tarafından canice öldürülmesin. Gördükleriniz ve duyduklarınız karşısında siz de sessiz kalmayın ve çocuklarınızı da bu bilinçle yetiştirin. Bir daha hiçbir şiddet, cinayet ve vahşet olmaması dileklerimle…

 Turgut Uyar’ın muhteşem şiirine rağmen akşamları eve hep arka sokaklardan dönemeyen 21. Yüzyıl kadınlarına ithafen …




9 Temmuz 2021 Cuma

PEDOFİLİ DAVASI

 

  Bu yazıda biraz gergin olduğum için cümlelerimi tam toparlayamamış olabilirim şimdiden özür dilerim. Konu sadece elmalı davası değil tüm canlıların davası....

   Pedofili sadece söylemesi bile ağır olan bir şeyken o çocukların yaşadığı olayın ne kadar ağır olduğunu düşünemiyorum bile.  O çocukların yaşadığı travmayı unutamamasından , seslerini çıkaramamasından, kendi öz anne babasını dahi tehdit olarak algılamak zorunda kalmasından  dolayı üzülüyorum . Küçük yaşta omuzlarına yüklenen yüklerden ve belki birkaç psikoterapi seansından bir şeyler kalacak akıllarında. O zaman seslerini çıkaramadıkları için belki kendilerini suçlayacaklar. Belki akıllarına bile gelmeyecek onlara bunu yapanların asıl suçlular olduğu  .

(!)

Tabii ki doğruyu yanlışı öğretmesi gereken bazı ebeveynler kendi cinselliklerini tatmin etmek için çocuklarını kullanacaklar . 14 yaşındaki kızına tecavüz eden baba kızının doğurduğu kendi çocuğuna da tecavüz edecek. Tabii ki bir anne (!) kendi evlatlarını satıp üzerlerinden para kazanabilecek.  Ahırda eşeğe tecavüz eden bir amca tabii ki sokaktaki insanların etek boyuna laf edecek. Erkekler ağlamaz diyen delikanlı adam eşini evire çevire dövecek. Tabii ki kızının yanında boğazını kesecek. Bavula koyup çöpe atacak, tecavüz edip yakacak. Tabii ki istediğine ulaşamazsa yüzüne asit dökebilecek.  Tabii ki kıyıda köşede bir köpeğe tecavüz edebilecek. Tabii ki ahlak bekçiliği yapacak ama bacak arasını da düşünmeyi ihmal etmeyecek. Peki sonra ne olacak?
    

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovanlar bu iğrençlikleri yapanlara 9 ay ceza verecekler mi?
Ne zaman mahkemelerde değil de kitapçılarda indirim yapmaya başlayacaklar? Adalet arayışına çıkan insanların elinden tutup yol gösterecekler mi? - doğru yolu kendileri de biliyorlarsa -  tecavüze uğrayanın değil de onu yapanın arkasını arayacaklar mı?  Kedinin, köpeğin ya da diğer canlıların gece geç saatte dışarılarda olup olmadığını da soracaklar mı?
  Aile arasında olur böyle şeyler demeye hâlâ devam edecekler mi?   Kendi başlarına da gelene kadar ses çıkartmamaya vicdanları razı olacak mı? Bir gün  dünyada kalan son canlı da bir katliama kurban gittiğinde katili neye ulaşacak, bütün dünyanın hakimiyetine mi?



     Ne olursa olsun kimse susmasın; çocukların, kadınların, hayvanların ,canlıların hakkını arayın . Birlikte arayalım. Hakimler savcılar psikologlar el ele verip adaleti arayalım.  Bir şeyleri değiştirelim . Cahilliğimizi yenelim. Birlik olalım karşımızda dikilenlere , çocuklarına ilgi göstermemiş insanlara masallar okuyalım. Adaletin ne olduğunu bilmeyen insanlara adil bir şekilde yaşayarak öğretelim. Böylece pek çok şeyi değiştirebiliriz.


  Sadece çocuklar değil hiçbir canlı tacize , tecavüze , şiddete ve istismara uğramayı hak etmez fakat bu suçları işleyen insan müsveddeleri ağır bir cezayı hak eder. Hakim ve savcıların ellerini vicdanlarına koyarak ve empati kurarak karar vermelerini diliyorum....

Adı:Kadın Öykü Seçkisi

  "Adı: Kadın Öykü Seçkisi"  Bu öykü seçkisine katılırken kazanabileceğime dair bir ümidim yoktu. Şansımı denemek istedim. İy...